Kuzularımın okul arkadaşlarından Fatma, Denizli' den anne ve babasının kendi bahçelerinde yetişen organik elmalardan o denli çok getirmiş ki. Elmalar balkonda duruyorlar ama, daha ne kadar dayanırlar bilemedim açıkçası. Bizler küçükken, konuklarımızın elmalarından kurt çıktığında, ucuz veya kötü elma almışız gibi çekinirdik ve eksiklenirdik. Kırk yılda neleri yok ettiğimizi bir düşünebilsek. Şimdi de çürüğü olan, kurtlu meyveler için çıldırıyoruz açıkçası.
Canım Fatma' cım da elmaları ilk gönderdiğinde, eğri büğrü olduklarını, üstelik kurt bile çıkabileceğini tembihlemişti. Ahhh kuzum ahhhh. Kıyamam ben sana. Yaniii sözün kısası elmalarım organik. Fatma'cımm ailenin ellerine sağlık. Konserve domatesi de bugün azıcık kullandım. Bamyayı da kimseye vermeyi düşünmüyorum. Bir değişik tat ki sormayın gitsin.
Elmaların kalanlarını yemeğe kıyamadım ve reçel yapmaya karar verdim. Tabii ki yine düdüklü tencerede.
Ya Antalya' dan gelen narları bir görseniz. Narları temizlemeyi geceye bıraktım. Hem temizlemeyi sevmiyorum, hem de ellerim boyanıyor diye ( çok komik ama,bağlayamadım cümleyi )...(diye ne acaba?)
Ben narları anlatmayı bırakayım en iyisi. Elma reçelinin tarifini yazayım sizlere. Kabuk ve iç ağırlığı inanılmaz yine.
Kabuklarını soyup, içlerini temizledikten sonra, 1140 gram elmadan 620 gram kalıverdi. Kalın da soymuyorum kabuklarını ama... İç kısımları epeyce temizlendi, sanırım esas ağırlık tutan iç kısımlar.
Esas dikkat etmemiz gereken, bir kilo meyveye göre verilen şeker ağırlıkları. Elma bir kilo ama, temizlenmemiş ağırlığı bu. Kullandığımız meyveleri, reçel ve komposto yaparken mutlaka ayıklayıp, temizledikten sonra tartıp, şekerini de o ağırlığa göre ayarlamalıyız.
MALZEMELERİ VE YAPILIŞI:
620 gram temizlenmiş ve dilimlenmiş elma
400 gram toz şeker
1 çubuk tarçın
1 tatlı kaşığı kadar elmanın çekirdekleri
Ceviz büyüklüğünde taze zencefil (marketlerin sebze bölümünde bulunuyor ve buzdolabında uzun süre dayanıyor)
7-8 adet karanfil
1/2 limonun suyu
2 çorba kaşığı su
1- Elmaları dilimleyip, düdüklü tencereye bir kat elma, bir kat şeker olarak yerleştirelim. Karanfil, çubuk tarçın, elma çekirdekleri, dilimlenmiş taze zencefili, su ve limon suyunu ekleyip, bir saat kadar bekletelim.
2- Düdüklü tencereyi ocağa koyup, buharının çıkmasını bekleyelim. Düdüğünü indirip, kuvvetli fışlama sesini duyunca, en küçük ocağa alalım. Ve ateşi kısalım. 5 dakika tutalım.
3- Ocağı kapattıktan 10 dakika sonra, kalan buharı da çıkarıp düdüklü tencereyi açalım.
4- Kavanoz veya borcama kevgirle alıp, soğutalım ve kapağını kapatıp serin yerde tutalım. Benim kavanozları sterile etmeme gerek kalmıyor. Çünkü yarına kalırsa ohhh diyorum. En büyük keyfim de tüm bunlara yetişebilmem. Can kuzularıma, yetişebilsem herkese katkısız ürün yedirebilmenin huzurunu bir bilseniz...
Bu duvar tabağımı Rodos' tan almıştım. Çok sevdiğim bir tabak ve
elmalar için yemek tabağı oluverdi hemen.
0 yorum yap:
Yorum Gönder